Bir düş gördüm dün gece, bir düş içinde.

Bir ziyafete katılmışım.. masa bir birinden leziz, ekzotik yemeklerle donanmış. Nimetler kapanın elinde kalıyor. Sessizce, harıl harıl yeniyor yemekler.. insanlarca.

Gözümün önünden ölümü bekleyen kara derili, koca kafalı, iskeleti çıkmış, aç çocukların yüzleri geçiyor bir an. Solmak üzere gözleri... Gözyaşlarını içen sinekleri kovacak takatleri kalmamış açlıktan.

Onlarla dayanışmak istercesine boş tabağıma baka kalmışken uyanmışım.

İnsanlar salona geçmişler, sesleri geliyor uzaktan, puro kokan bir sis sızmakta yemek odasına, seslere karışmış. Ev sahibinin obez kedisini yakaladım, masadaki son kırıntıları götürürken; tabakları parlatmış tek tek. Neyse dedim... sadece bir düş imiş..
Bir düş içinde... Yoksa?